Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Calaraşi Bölgesi’ndeki Dragalina’da Karadeniz-Podișor Doğal Gaz Boru Hattı Projesi Töreni’nin ardından gazetecilere, kamuda tasarrufa yönelik çalışmalara ilişkin açıklamada bulundu.

Kamudaki tasarrufa ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığının yaptığı, çeşitli tedbirleri içeren bir çalışma olduğunu belirten Yılmaz, bu konuda Strateji ve Bütçe Başkanlığının da geniş kapsamlı bir çalışması bulunduğunu söyledi.

Çalışmaların konsolide edileceğini ve yakın bir gelecekte olgunlaştırılacağını vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın onayına sunulacak bütün bu maddeler. İşin ana fikri şu; gereksiz harcamaları azaltmak, var olan harcamalarda da verimliliği artırmak. Nasıl artırılacak verimlilik? Odaklanarak. Daha fazla önceliklere odaklanma suretiyle. Bugünkü şartlar altında, Türkiye’nin bugünkü ihtiyaçları düşünülerek harcamaların odaklanması, verimliliğinin artırılması bir yandan da geçmişte belki gerekli olabilirdi ama şu anda anlamını kaybetmiş birtakım kalemlerin tespit edilerek bunlarda azaltmaya gidilmesi.”

Para ve maliye politikaları ile yapısal reformları içeren üç ayaklı bir programları bulunduğunu hatırlatan Yılmaz, maliye politikası için kamu tasarruflarının çok önemli olduğunu dile getirdi.

Cevdet Yılmaz, çalışmaların tamamlanmasının ardından kamuoyuyla paylaşılacağını dile getirerek, şu bilgileri verdi:

“Kamuoyunun bu anlamdaki beklentilerine, kamuoyunun düşüncelerine de elbette bu dönemde azami bir dikkat gösterilecektir. Kamu elbette görevini yapmalı. Kamu millete hizmet etmek için var. Devlet, millete hizmet etmek için var. Bu görevini en etkin, en verimli şekilde yapmalı ama bunu yaparken gereksiz harcamaları da olabildiğince azaltarak hem bütçe dengemizi daha sağlıklı yere taşıma hem de bu makro hedeflerimize özellikle de enflasyonu düşürme hedefimize katkıda bulunma amacını taşıyoruz.

Ülkemizin birinci önceliği enflasyonu düşürmek. Dolayısıyla bu konuda çok yönlü bir şekilde yaklaşıyoruz. Bu sadece para politikasıyla düşünülmemesi gereken bir alan. Maliye politikasının da para politikasına daha fazla destek olduğu, yapısal reformlarla yine verimliliğin, rekabet gücünün arttırıldığı bir programımız var. Bütün bunların sonunda da enflasyonun düştüğü, dengelerin daha sağlıklı hale geldiği bir ortamda kalıcı bir şekilde sosyal refahı arttırmak istiyoruz. En genel amacımız da bu. Bunu yapmak için koordineli bir şekilde, bir ekip ruhu içinde, bütün kurumlarımızın katkısıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmalar bittiğinde detaylarını kamuoyuyla paylaşırız.”

MSB’den yapılan açıklamada, “Teröre ve teröriste hiçbir yerde geçit yok. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde tespit ettiği 3 PKK/YPG’li teröristi etkisiz hale getirdi.” ifadesi kullanıldı.

Fitch’ten yapılan açıklamada, Türkiye’de seçim sonrası mali duruşta beklenen sıkılaşmanın, para politikasının etkinliğini güçlendireceği kaydedildi.

Politika tutarlılığındaki bu iyileşmenin sürdürülmesinin daha düşük enflasyonu, daha dar bir cari açığı ve uluslararası rezervlerdeki toparlanmayı destekleyeceğine işaret edilen açıklamada, bunun da Türkiye’nin kredi notu açısından olumlu olabileceği vurgulandı.

Açıklamada, yerel seçimler öncesinde kamu harcamalarının bütçe açığının büyümesine neden olduğu belirtilerek, ilk çeyrekteki merkezi bütçe açığının ilk çeyrekte gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) yüzde 5,2’sine ulaştığının tahmin edildiği aktarıldı.

Faiz dışı açığın da GSYH’nin yüzde 2,6’sı olduğunun öngörüldüğü belirtilen açıklamada, maliye politikasının ilk çeyrekte yurt içi talebin dirençli olmasına katkıda bulunduğu belirtildi.

Açıklamada, hükümetin, özellikle depremin yeniden inşasıyla ilgisi olmayan harcamalardaki büyümeyi yavaşlatarak yılın geri kalanında mali açığı azaltmasının beklendiği bildirildi.

Yeni gelir artırıcı önlemlerin olası enflasyonist etkileri dikkate alacak şekilde tasarlanmasının muhtemel olduğuna değinilen açıklamada, muhalefetin yerel seçimlerdeki başarısının mali düzenlemelerin hızını, büyüklüğünü ve alanlarını etkileyebileceğine işaret edildi.

Açıklamada, Türkiye’nin kamu maliyesinin; düşük borç seviyeleri, güçlü bir gelir tabanı, yönetilebilir borç amortismanları ve iyileşen finansman koşulları göz önüne alındığında, emsallerine göre kredi gücü olarak kalmaya devam edeceği vurgulandı.

Öte yandan açıklamada, kamu maliyesinin, kur riski, yüksek faiz ve enflasyona maruz kaldığı da anlatıldı.

Şirket, sahibi olduğu sosyal medya platformu Toutiao’daki resmi hesabında “ByteDance’in TikTok’u satmaya yönelik herhangi bir planı yok” ifadesini kullandı.

Bu haftanın başlarında TikTok, “anayasaya aykırı” yasaya mahkemede itiraz edeceğini açıklamıştı.

Şirket, üzerinde “yanlış söylenti” anlamına gelen Çince karakterlerin damgalandığı makalenin ekran görüntüsünü içeren gönderide, “ByteDance’in TikTok’u sattığı yönünde yabancı basında çıkan haberler doğru değil” dedi.

“Sat ya da yasaklanacak” tedbiri Çarşamba günü ABD Başkanı Joe Biden tarafından imzalanarak yasalaştırıldı.

TikTok, Çin hükümetinin ByteDance üzerinde kontrolü olduğu iddialarını defalarca reddetti.

TikTok patronu Shou Zi Chew, bu hafta platformda yayınlanan bir videoda “Kendimize güveniyoruz ve mahkemelerde haklarınız için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Bilişim sistemlerini kullanarak nitelikli dolandırıcılık yapanların enselerindeyiz. Onlara asla göz açtırmayacağız” dedi.

Kaş Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Antalya İl Jandarma Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu Antalya merkezli Adana, Balıkesir, Batman, Hatay, İstanbul, Kocaeli, Manisa, Mardin, Mersin, Samsun, Şanlıurfa ve Tekirdağ’da “Sibergöz-35” operasyonu düzenlendi.

Bilişim sistemlerini kullanarak nitelikli dolandırıcılık suçunu işleyen şüphelilerin; hazırladıkları sahte site ve sosyal medya hesaplarında, güven sağlamak amacıyla sahte TURSAB belgesi kullandıkları, Kaş, Kalkan, Finike, Patara, Adrasan, Çıralı ve Olimpos bölgelerinde yer alan villalara yönelik detaylı keşif yaptıkları, villalarının sahibiymiş gibi bu villaları kiralamak isteyen 110 vatandaşımızı sahte sosyal medya hesapları açarak dolandırdıkları ve bu siteler üzerinden Havale/EFT yöntemiyle ödeme aldıkları tespit edildi.

Şüphelilerin banka hesaplarında 500 Milyon TL para hareketliliği olduğu belirlendi.

Operasyonlar sonucu, çok sayıda dijital materyale el konuldu.

Bakan Yerlikaya sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Kaş Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamızı tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle.”